0
CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na yaptığı başvuruda 13 Nisan Pazartesi günü başlayacak Soma Davası'na müdahillik talebinde bulundu.
VİCDANIMIN SORUMLULUĞU
CHP’li Özel’in 13 Mayıs 2014'te Soma'da meydana gelen faciada 301 işçinin hayatını kaybettiği, olası kastla öldürme suçundan dava açıldığı kaydedilen müdahillik dilekçesinde şu ifadeler yer aldı: "Soma'da yaşanan elim olayın devamında meydana gelen gelişmeleri gerek madenciler gerekse şehit aileleri, yetkililer, medya mensupları ve Somalılar başta olmak üzere toplumun her kesimiyle görüşerek yakından takip ettiğim için iş bu davaya müdahil olma talebinde bulunma zarureti vicdanımın tarafıma yüklediği bir sorumluluktur."
Özgür Özel’in dilekçesi şöyle:
‘13 Mayıs 2014 tarihinde Soma’da ülkemizin en büyük maden kazalarından biri yaşanmıştır. Olası kast olarak değerlendirilecek şekilde göz göre göre meydana gelen faciada 301 işçi hayatını kaybetmiştir. Olası kastla öldürme suçundan Mahkemenizdeki dava açılmıştır. Manisa Milletvekili olarak, facia öncesindeki Meclis faaliyetlerinde gerekli önlemlerin alınmaması durumunda bu iş katliamının yaşanabileceğini defalarca gündeme getiren, sonrasında ise sürecin her aşamasını yakından takip eden bir milletvekiliyim. Özellikle TBMM’ye sunduğumuz Manisa'nın Soma ilçesindeki maden ocaklarında meydana gelen iş kazalarının ve yaşanan ölümlerin sorumluları ile nedenlerinin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis araştırması açılmasına ilişkin 23 Ekim 2013 tarihli önergemiz, 29 Nisan 2014 tarihli TBMM oturumunda görüşülmüş; ancak reddedilmiştir. Bahsi geçen önergemizin reddinden sadece 14 gün sonra işbu davanın konusu facia yaşanmıştır.
Soma’da yaşanan elim olayın devamında meydana gelen gelişmeleri gerek madenciler gerekse şehit aileleri, yetkililer, medya mensupları ve Somalılar başta olmak üzere toplumun her kesimi ile görüşerek yakından takip ettiğim için işbu davaya müdahil olma talebinde bulunma zarureti vicdanımın tarafıma yüklediği bir sorumluluktur.
Soma’ da ihmal ve sorumsuzluk nedeniyle yaşanan feci kaza sonrası, TBMM’ de kurulan “Manisa'nın Soma İlçesinde Başta 13 Mayıs 2014 Tarihinde Olmak Üzere Meydana Gelen Maden Kazalarının Araştırılarak Bu Sektörde Alınması Gereken İş Sağlığı ve İş Güvenliği Tedbirlerinin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu” nun üyesi olan bir Manisa Milletvekili olmam da davaya katılmamın mağdur işçiler ve aileleri için önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.
Gerek faciadan önce gerekse faciadan sonra facianın yaşandığı maden ocağı ve diğer tüm maden ocağında çalışan işçilerle sürekli irtibat halinde kalmam sebebiyle facia sonrasında işçilerin haklarını aramasından, Soma sürecinin tüm detayları ile kamuoyu ile paylaşılmasına ve bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması için yapılması gerekenlere kadar sahada ve Meclis’ te de çok sayıda faaliyet içinde bulundum. Davaya müdahil olmak isteyen tarafım açısından, Soma faciasında ölen madencilerimizin cansız bedenlerinin çıkartılmasından bugüne dek an be an yaşanılanların tüm çıplaklığıyla mahkemede de ortaya konulabilmesi ve işbu davanın sonucu açısından son derece önemlidir.
Süreç boyunca sadece gerçeklerin ortaya çıkması için çabalayan şahsım kimi zaman açık, kimi zaman üstü kapalı saldırılara da maruz kalmış ve hakkımda kimi zaman sahada da çeşitli karalama kampanyaları başlatılmıştır. Hatta öyle ki; 13 Mayıs faciasının hemen ertesinde dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 14 Mayıs 2014 günü tutanaklarda alenen kayıtlı olmasına rağmen, aylar önce Meclis’e sunduğum araştırma önergesi ve faciadan 14 gün önce yaptığım konuşma için "Soma ile ilgili CHP' li milletvekilinin getirdiği öneri veya önerge, sadece o günkü gündemi engellemeye yöneliktir ve kendi konuşmasında da Soma ile ilgili bir kelime bulamazsınız. Gerekli cevabı zaten arkadaşlarımız da verdiler. 'Bunu bir başka zamanda gündeme getirip konuşalım, konuşabiliriz' dediler. Olay şu anda, tam böyle bir anda, tam bir suistimal olarak kullanılma gayreti içerisindedir. Bunun istismarına da biz zaten fırsat vermeyiz. Olay zaten mart ayının sonunda olmuştur. Şu anda nisan, mayıs, bir buçuk ay. Böyle bir süre geçmiştir." sözlerini sarf etmiş ve bu sözler basında da geniş yer almıştır.’
BU YARGILAMA SİYASİ VE İDARİ SORUMLULARI KAPSAMIYOR
‘Olası kasta dayalı şekilde meydana gelen maden kazasının sorumluluğunu taşıyan pek çok kişi ve kurum yetkilisinin şu anda yargılanmadığı açıktır. Yargılama safahatında müdahilliğime karar verildiği takdirde Mahkemenize sunacağım bilgi, belge ve kanıtlar doğrultusunda gerçek sorumluların da ortaya çıkması için çaba sarf edeceğim. Bu haliyle siyasi ve idari bakımdan gerçek sorumluları da kapsamayan yargılamanın eksik başladığı izahtan yoksundur. Bu durumda kamuoyunun ve hayatını kaybeden yüzlerce işçinin ailelerinin vicdanının yaralanacağı, adalete duyulan güvenin sarsılacağı ve maddi gerçeğin tam olarak ortaya çıkarılamayacağı da açıktır.
Anayasa tarafından milletvekillerine verilen denetleme ve inceleme görevlerini, özellikle maden işçilerine ilişkin uygulamalarla ilgili olarak yerine getirmem, mensubu olduğum parti aracılığıyla maden işçilerinin haklarında ve çalışma koşullarında iyileştirilmeler yapılması yönünde kanun teklifinde bulunmam ve bu yöndeki çalışmalarım nedeniyle Mahkemeniz nezdindeki davayı müdahil olarak takip etmem gerektiği kanaatindeyim. Belirtilen nedenlerle davaya müdahil olarak katılmama karar verilmesini talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur.
Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; işbu davanın sonucunun şahsımı ve temsilini üstlendiğim kişileri etkileyecek olmasından dolayı suçtan zarar gören kişi olarak mahkemenizde görülmekte olan kamu davasına katılma isteğimin kabulüne karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.’
Yorum Yazın